Kuluçka makinesi tarihçesi ve gelişmesi
İlk kuluçka makinesi :
suni olarak kanatlı üreme düşüncesi ve bunun için yollar arama 2000-3000 yıl M.Ö ye dönmektedir. mısır başkenti kahira da ilk olarak suni kuluçka yapımı için yol bulunmuştur. ve bu yöntem ise bir türk tacir tarafından yapılmaya başlamıştır. yumurtalar özel tasarlanan fırın gibi binalarda civcive dönüşür ve yumurta sahiplerine geri verilirmiş .
bu fırınlara dünyanın ilk kuluçka makinesi demek mümkün. günümüzde bile bu yöntem ile civciv çıkarma devam etmektedir. ve bazı köylerde bu fıınlar vardır. sizi yazının devamını okumaya davet ediyorum.
Mısırda kullanılan kuluçka yöntemi :
antika mısırda, yani yaklaşık 3000 yıl milattan önce, suni olarak çok sayıda yumurtanın civcive dönüşmesi için, bazı odalar kullanılıyordu. bu odalar özel olarak, tasarlanmıştır. bu odalar büyük fırınlar gibi tasarlanmıştır. bu iki katlı odalarda civciv çıkarmak çok az sayıda kişinin yapa bileceği bir işti.
mısırda hala bu yöntem ile civciv çıkaranlar vardır. gelenekleri üzerinden devam etmektedirler. ama bu yöntemin mısırda nasıl bulunduğu ile ilgili detaylar aşağıda yer almaktadır.
Mısırlılar tarafından keşfedilen bazı bilimler ve yöntemler yunanların etkilenmesine sebep oldu ve Aristo mısırlıların civciv çıkarmak için yenilikçi yönteminden bahseden ilk bilim adamı olmaktadır ve bir yazısında şöyle yazmıştı :
mısırda yumurtaları hayvanların dışkısına gömerek civcive dönüştürüyorlar. 200 yıl sonra Diodorus Cyclus mısırlıların kuluçka yönteminin ilginç olduğunu dile getirdi.
Diodorus Cyclus bir kitabında mısırlıların kuluçka yöntemi ile ilgili şöyle yazmıştır :
mısırlılar hakkında şaşırtıcı bir konu vardır ve tavuk ve kaz yetiştiriciliği ile sorumlu olan kişiler doğal yöntemler ile üreme yapmalarının yanı sıra farklı bir yeteneğe sahipler ve kendi elleri ile ve irfani bir şekilde kuşların üremesi için bir yöntem kullanmaktadırlar, ilginç bir yapı da civciv çıkarabiliyorlar.
Sıcaklığın yüksek olmasına rağmen ve nem üretimini sağlayarak ve yumurtaları çevirerek yaklaşık 4500 adet döllü yumurtayı civcive dönüştürebilirler. Mısır’a giden turistler ve gezginler sürekli mısırlıların kuluçka yöntemlerini yazar ve konuşurlar.
Antoine Farhol de Di Rumor fransız Entomologist mısırda bulunan tarihi kuluçka makinelerini gördükten sonra şöyle yazmış : mısırlılar Piramitlerden çok kuluçka makineleri ile gurur duymalıdırlar.
Tarihi binaların duvarlarında çizilen resimleri arasında yemek sofraları ise bulunmaktadır ve 400 yıl M.Ö ye kadar tavuk mısırlıların yemek çeşitleri arasında bulunmamaktadır. Mısırın uzantılı tarihine bakarsak, görünüşe göre kuluçka makinası biraz geç icat edilmiştir.
Selima akram mısırlı bir Arkeolog kahire üniversitesi’nde tavukların mısırın yerel kanatlı türlerinden olmadığını söylemiştir ve büyük ihtimal ile tavuklar asya kıtasından tacirler tarafından getirilmiştir.
Bu Arkeologun araştırmalarına göre tavuk Batlamyus’un krallığı döneminde mısırlıların besin sepetine eklenmiştir ve tavukların hızlı üremesi için kuluçka makinesi bu dönemde icat edilmiştir.
Mısırda kullanılan kuluçka makineleri daha çok konik bir şekle sahip olmaktadır ve en ucunda bir duman çıkışı için hücre bulunmaktadır, bir anne tavuğun en fazla 15 yumurtayı civcive dönüştürmesini düşünürsek, bir kerede 1000 den fazla yumurtayı 4000 yıl önce aynı anda civcive dönüştürmek olağanüstü ve şaşırtıcı bir başarı sayılmaktadır.
Ve aynı zamanda tavukların daha fazla yumurta üretmelerine neden olmaktadır.
Mısırlıların kuluçka makinelerinin çalışma tarzı :
Bu kuluçka makinelerinin nasıl çalıştığı ve nasıl kullanıldığı ile ilgili fazla bilgi bulunmamaktadır ve bu tesislerde çalışanların nasıl yaptıklarına dair tarihte birçok araştırmalar yapılmıştır.
Mısırın kuluçka tesislerinde çalışanlar eskiden beri nasıl yaptıklarını sır gibi saklamışlar ve bu tesisleri görmeye gidenlerden ise güvenilir bir bilgi elde edilemez çünkü kendi görüş açıları ile bu kuluçka odalarının çalışmasını anlatmışlar.
Fitz Simon isimli irlandalı bir rahip bu kuluçka odalarının çalışması bir mucize gibi olmasını söylemiştir ve doğaüstü bir gücün onlara yardım ettiğini dile getirmiştir.
Fitz Simon bu kutsal gezisi sonunda mısırın kuluçka makineleri ile ilgili kitabında şöyle yazdı :
Kahire’de uzun ve ince şekilde binalar inşa edilmiştir ve tavuk ve horozlar olmadan ateşten civcivler çıkarıyorlar ve sayıları o’kadar çok ki sayılması zor.
Yumurtaların horozlar tarafından döllendiğini düşünürsek Fitz Simonun yazısı tavukların ateşten üretildiğini anlatmaya çalıştığını görüyoruz.
Mısırın kuluçka makineleri ile ilgili tarihin ilk mantıklı düşüncesi
Ronesans döneminde mısırın kuluçka makineleri ile ilgili bir açıklama geldi ve 1750 yılında René Antoine Ferchault de Réaumur fransız araştırmacı mısır’a gitti ve kuluçka binalarının yapısını incelemek için izin aldı. ve tarihin ilk Tavuk kuluçka makinesi hakkında bilgiler toplamaya başladı.
Réaumur kuluçka binasının yapısını ve çalışma tarzını tamamen çözmüştür ve bu binalarda yumurtaların nasıl civcive dönüştüğünü anlatmıştır. Réaumur mısırda kuluçka makinesi kullanımı konusunda araştırma yaparak sırrını çözmeyi başarmıştır.
Bu binalar 2 taraflı simetrik salon gibiler ve bu salonlarda 2 katlı odalar bulunmaktadır, odaların aşağı katında yumurtalar bulunmaktadır ve üst katında ise ateş yakılır, bu yöntem ile yumurtalar için sıcaklık temin edilir.
Aristo yazısında yumurtaların dışkılara gömüldüğünü söylemiştir, am aslında durum biraz farklı olmaktadır. Mısır toprakları genellikle çöl olduğu için yakacak odun bulmak zor olmaktadır ve bu yüzden hayvanların tezeklerini ateş yakmak için kullanırlardır.
Ayrıca bu binalarda çalışanların dinlenmesi için odalar düşünülmüştür ve bu çalışanlar belirli aralıklarda yumurtaların çevrilmesi ile görevli olmaktadırlar.
Yumurtaların çevrilmesi kuluçka yapımında önemli bir faktör olmaktadır ve döllerin yumurta kabuğuna yapışmasına engel olmaktadır.
Yumurtalar eğer kuluçka döneminde sabit kalırsa sonuçta sağlıksız ve arızalı civcivler elde edeceksiniz.
Kuluçka yapımında asıl ve önemli konu yumurta içinde bulunan civcivin gelişiminin bittiğini anlamak olmaktadır. Kuluçka döneminin son günlerinde civcivlerin vücut ısısı yumurtadan çıkmak için yeterli olmaktadır ve daha fazla sıcaklık onlar için zararlı olmaktadır. Tavuklar ise içgüdüsel olarak yumurtaların sıcaklığını vücutlarında hissederler.
Réaumurun dediğine göre Mısır kuluçka tesislerinde ise çalışanlar yumurtaları 2 parmakları arasında yavaşça tutarlar veya kirpiklerinin üzerine koyarlar, çünkü insan vücudunun sıcaklığa en duyarlı noktası olmaktadır.
Mısırlılar tavuğun davranışlarını taklit ederek yılın her döneminde kuluçka yapabilirlerdi, lakin avrupalılar sadece ilkbaharda civciv çıkarabilirler, çünkü tavuklar yılın soğuk mevsimlerinde yeterli sıcaklığı yumurtaları için temin edemezler.
Réaumur fransaya döndüğü zaman mısırlıların yaptıklarını kendi ülkesinde yapmaya çalıştı, ama avrupanın soğuk iklimi buna izin vermedi çünkü gereken sıcaklığı temin etmek için daha fazla yakıt gerekiyordu.
Réaumur daha masrafsız bir yol bulamadı ve vefat ettikten sonra başka araştırmacılar ise bu sorunu çözmeye çalıştılar, sonunda 1897 yılında bir kanadalı çiftçi liman bays, bir kömür ile çalışan termostatlı ısıtma sistemi icat etti ve Réaumurun kuluçka makinesi için kullandı.
Liman baysın icadı diğer bilim adamları tarafından dahada geliştirildi ve sonunda petaluma california eyaleti tavukların başkentine dönüştü.
Mısır kuluçka odalarında benzin ile çalışan ısıtma sistemleri
Elektrikli kuluçka makineleri icat edildikten sonra mısırın kuluçka odaları eskisi gibi insanların ilgisini çekmedi ve araştırmacıların çoğu bu sıcak odaların artık zaman içinde bozulduklarını düşünüyorlardır.
ama 2006 yılında bir araştırmacı grubu mısır’a gitti ve mısırlıların bu kuluçka odaları ile hala kuluçka yaptıklarını gördüler ve hala 2000 yıl öncenin yöntemleri ile kuluçka yapmaya devam ediyorlar.
Olaf saym tarım ve ziraat uzmanı ve araştırmacısı, kuş gribi ile alakalı araştırmalar için mısır’a gitmişti ve bu arada ülkenin 3 ilinde hala kuluçka için sıcak odalar kullandıklarını görmüştür.
Ama bu sıcak odalarda 2000 yıl öncesine göre bir fark vardı ve oda ısıtma için tezek yerine benzinli fener kullanmaktır.
Sonuç :
FAO raporunun ortak yazarı olan ve şu anda Mısır Veterinerlik Hizmetleri Genel Örgütü Başkanı olarak görev yapan Ali Abdelhakim’e göre, tahmini 200 fırın hala eski tekniğe göre yönetiliyor.
Ancak çoğu kuluçka işçisi yavaş yavaş daha çağdaş yöntemlere geçmektedir. Birçoğu halihazırda metal arabalar, otomatik yumurta çevirme ve termostatlar gibi modern özellikleri bünyesinde barındırmıştır. Kümes hayvanlarına olan talep artmaya devam ettikçe, bu eğilim muhtemelen devam edecek.
Ancak Clauer’in belirttiği gibi, en gelişmiş kuluçka makinesi bile hala 2000 yıl önce tasarlanan aynı ustaca ilkeyi kullanıyor: bir tavuk tavuğunun hizmetlerini kopyalamak. Belki Réaumur haklıydı. Bu, piramitlerden bile daha havalı olabilir.